“Açlık tokluk duygusu getirince, şizofrenik bir yapıya büründüm. Sürekli kendi kendime konuşuyorum. O esnada çamur suyumdan bir balık soruyor bana: “Karıştı mı için?” diye.
Sevgili altın saçlı balık, o kadar karıştım ki homojen oldum.”
…
Korkunç bir baş ağrısı ile uyandım. İçimden dün geceki dalgalarım çekilmiş olsa da bulamaç bir su ve çer çöp doluydum. Yataktan doğrulur ve kolumu yorganın altından çıkarırken adeta yosun ve plastik öbeklerine takıldı bedenim. Duraksayıp hayalime baktım. Bu sefer şu şekilli bir soru yankılandı buz odamda: “Ben nerede…yanlış yaptım?”. Suratımı karıştırıp oturdum biraz. İbrahim Tatlıses’in konu ile alâkası olmamalı dedim. Dikkat, aklımdaki düşünce bana komik değildi. Gülümsemedim de.
Okumaya devam et